Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) henüz Medine’ye hicret etmediği bir dönemde, O'na gönülden bağlı olan Berâ bin Ma’rûr (r.a.), hem sadakati hem de yönelişiyle tarihe geçti. Akabe Bey’ati’ne katılan bu büyük sahâbî, vefat ederken dahi Kâbe’ye yöneldi ve İslam tarihinde bu hâliyle özel bir yer edindi.


Vefanın Adı: Berâ bin Ma’rûr (r.a.)

Hazret-i Berâ bin Ma’rûr (r.a.), Medineli ilk Müslümanlardan ve Akabe Bey’ati’ne katılan 12 temsilciden biridir. Hac mevsiminde Mekke’ye gelerek Allah Rasûlü ile buluşmayı arzulamış, bu vaadini içtenlikle dile getirmiştir. Ancak daha o günler gelmeden, takdir-i ilâhi ile hastalanmış ve ölüm döşeğine düşmüştür.

Bu zor anlarda ailesine şöyle demiştir:

“Allah Rasûlü’ne olan vaadim sebebiyle beni Kâbe’ye doğru çeviriniz. Çünkü ben O’na geleceğimi söylemiştim.”

Bu sözleriyle o, sadece bir sahâbî değil, aynı zamanda sadakatin, teslimiyetin ve yönelişin en güçlü simgelerinden biri oldu. Yaşarken de, vefat ederken de kıblesi belliydi: Kâbe.


Peygamber Duasıyla Onurlanan Bir Veda

Peygamber Efendimiz (s.a.v.), hicretle Medine’ye teşrif ettiğinde, Berâ bin Ma’rûr’un (r.a.) kabri başında durdu. Ashâbıyla birlikte saf bağlatarak onun için gaib cenaze namazı kıldırdı. Ardından ellerini semaya kaldırarak şöyle dua etti:

“Allâh’ım! Onu affet! Ona rahmet et ve ondan râzı ol!”

Bu dua, sadakatle yaşayıp sadakatle vefat eden bir mü’minin en büyük mükâfatlarından biri oldu. Hem Rasûlullah’ın gönlünde hem de ümmetin hafızasında silinmez bir iz bıraktı.


Kıbleye Yönelmek: Sadece Namaz Değil, Bir Hayat Tercihi

Berâ bin Ma’rûr’un (r.a.) vefat anında Kâbe’ye dönmesi, sadece fiziki bir yöneliş değil, kalpten gelen bir istikametti. O, Allah’a ve Rasûlü’ne olan bağlılığını sadece sözle değil, eylemle de gösterdi. Bu yöneliş, her mümin için bir mesajdır:

  • Kıbleye dönmek, Allah’a teslimiyetin simgesidir.

  • Hayatın son anında dahi istikametten sapmamak, sadakatin nişanesidir.

  • Peygamber’e verilen sözde durmak, imanın edep ve haya ile perçinlenmesidir.


Bugüne Mesaj: Kiminle Yürüyorsan, Ona Doğru Yönelirsin

Berâ bin Ma’rûr (r.a.), bir kıssa değil, bir kıbledir. Bizlere yönümüzü hatırlatan, istikameti gösteren bir şahittir. Onun hayatı bize şunu söyler:


Son Söz: Sessiz Bir Fakat Derin Bir Fetih

Kâbe’ye yönelerek vefat eden ilk sahâbî unvanı, onu İslam tarihine kazımış olsa da, asıl kıymeti Rabbinin razılığıdır. Sadık kullar için ölüm, bir son değil; vuslata açılan bir kapıdır. Ve o kapıdan yönünü doğru tayin edenler geçer.

Rabbimiz, Berâ bin Ma’rûr gibi sadık kullar zümresine bizi de dahil eylesin. Âmin.

Muhabir: Said Aydın