Bilâl-i Habeşî (r.a.), İslam tarihinin en önemli ve saygın sahabelerinden biridir. Kaynaklara göre Halep veya Dâreyyâ civarında vefat etmiş ve Bâbüssagīr’de bulunan kabristana defnedilmiştir. Bilâl’in nesli devam etmemiştir; bu konuda kaynaklarda net bilgi bulunmamaktadır. Ayrıca hanımı ve çocukları hakkında da detaylı bir bilgi yoktur. Ancak yalnızca Hâlid adında bir erkek kardeşi ile Gufre (Gufeyre) adlı bir kız kardeşinin olduğu kayıtlarda zikredilmektedir.
Fiziksel görünümü açısından Bilâl, uzun boylu, zayıf yapılı, kuru yüzlü ve kamburca bir duruşa sahipti. Saçları gür ve kır renginde, teni ise siyah renkteydi. Bu özellikleriyle hem dikkat çekici hem de peygamberimize yakınlığı ile özel bir sahabe olarak anılmıştır. Hz. Peygamber (s.a.v.), Bilâl hakkında şöyle buyurmuştur: “Bu gece cennette, önümde senin pabuçlarının tıkırtısını duydum,” diyerek ona cennet müjdesi vermiştir. Bilâl-i Habeşî (r.a.), bu yüce makamın sebebini sorduğunda, “Her abdest aldıktan sonra Allah Teâlâ’nın nasip ettiği kadar nafile namaz kılmak” dediğini ifade etmiştir. Bu, onun ne kadar takva sahibi ve ibadetine düşkün biri olduğunu gösterir. (Buhârî, “Teheccüd”, 17; Müslim, “Feżâʾilü’ṣ-ṣaḥâbe”, 108)
Bilâl-i Habeşî (r.a.)’nin İslam tarihinde yeri sadece fiziksel özellikleri ve cennet müjdesiyle sınırlı değildir. Aynı zamanda hadis rivayeti ve İslam’ın yayılmasında önemli bir rol oynamıştır. Onun hadis rivayet edenleri arasında, İslam’ın ilk halifeleri olan Hz. Ebû Bekir ve Hz. Ömer, Üsâme b. Zeyd, Abdullah b. Ömer, Berâ b. Âzib gibi sahâbîler vardır. Ayrıca, tâbiîn neslinden Ebû İdrîs el-Havlânî, Saîd b. Müseyyeb ve İbn Ebû Leylâ gibi önemli âlimler de Bilâl’in rivayetlerini kaydetmiştir. Bu da onun İslam ilmi ve sünnetinin yayılmasında güvenilir bir kaynak olduğunu gösterir.
Bilâl-i Habeşî, hem İslam’ın ilk yıllarında müminlerin manevi liderlerinden biri hem de Peygamberimizin en yakın dostlarından biri olarak hatırlanır. Onun hayatı, sabır, sadakat, takva ve Allah’a olan bağlılığın en güzel örneklerinden biridir.