Görmedin mi? Allah gökten su indirir de yeryüzü onunla yemyeşil hâle gelir…”
(Hac Suresi, 22/63)
Kur’an-ı Kerim’in Hac Suresi 63. ayetinde, gökten inen yağmurun bereketiyle yemyeşil hâle gelen yeryüzüne dikkat çekilir. Bu ayet, tabiatta gözlemlenen her olayın ardında Allah’ın sonsuz kudret ve rahmetinin bulunduğunu vurgular. İnsanların zamanla alıştığı ve “doğal” olarak nitelediği olayların tamamı, aslında Cenâb-ı Hakk’ın (celle celâlühû) dilemesiyle gerçekleşmektedir.
Ayetin sonunda yer alan “Şüphesiz Allah, Latîf’tir, Habîr’dir” ifadesi, O’nun hem ince lütuflarla iş gören hem de her şeyi hakkıyla bilen bir yaratıcı olduğunu hatırlatır. Yağmurun yavaşça yeryüzüne inip toprağı canlandırması, Allah’ın Latîf isminin tecellisidir. Aynı zamanda yeryüzünün ihtiyaçlarını en iyi bilenin yalnızca Allah olduğunu gösteren bir işarettir.
Rahmetin En Canlı Şekli: Yağmur
Yağmur, sadece tabiatın değil, insanların da hayat kaynağıdır. Kur’an’da geçen bu örnekle, ilahi rahmetin maddi tezahürü gözler önüne serilir. Hac Suresi 63. ayet, insanları çevresine daha bilinçli bakmaya, her nimetin arkasında bir hikmet olduğunu fark etmeye davet eder.
Tefsirlerin Gösterdiği Derinlik
Ayetin tefsirlerinde, bu yağmur örneği yalnızca fiziksel bir su döngüsü olarak değil, vahyin de yeryüzüne inen bir “rahmet yağmuru” olduğu şeklinde yorumlanır. Mevdûdî’nin işaret ettiği gibi, yakın bir gelecekte Arabistan’ın kuru toprakları ilim ve ahlâkla yeşerecek, yeni bir medeniyet filizlenecektir.
Ayet aynı zamanda dört yüce ismi gündeme getirir:
-
Latîf (Lütufkâr olan)
-
Habîr (Her şeyden haberdar olan)
-
Ganî (Hiçbir şeye muhtaç olmayan)
-
Hamîd (Her övgüye layık olan)
Bu isimler, insanlara Allah’ın sadece doğaya değil, insan hayatına da ince bir şekilde yön verdiğini hatırlatır.
Yağmur Gibi Hidayet
Peygamber Efendimiz’in (s.a.s) hadislerinde de ilim ve hidayet, yağmurla benzetilerek anlatılmıştır. Zira yağmur nasıl kuru toprağı diriltirse, hidayet de kararmış gönülleri canlandırır.
Sonuç:
Hac Suresi 63. ayeti, gökyüzünden yere inen rahmetin sadece yağmurla sınırlı olmadığını, ilahi mesajın da bir rahmet yağmuru gibi yeryüzünü dirilttiğini hatırlatır. Yaşamın her alanında Allah’ın kudretini ve lütfunu fark eden bir bilinç, insanı kullukta derinleştirir ve şükre yöneltir. Bu ayet, sadece bir doğa olayını değil, aynı zamanda ilahi düzenin inceliklerini okumaya bir davettir.