Evlat terbiyesi, anne babalar için hem büyük bir nimet hem de ağır bir sorumluluktur. Eğitim, örneklik, ilgi ve sevgi kadar duâ da bu terbiyenin ayrılmaz bir parçasıdır. İslâmî terbiyede yalnızca fiilî gayret yeterli görülmemiş; duânın gönülden gelen bir destek olarak süreci bereketlendirdiği vurgulanmıştır.


Çaba ve Duâ Birlikte Olmalı

Her anne-baba çocuğunun salih, başarılı ve hayırlı bir insan olmasını ister. Bunun için maddî-mânevî imkânlarını seferber eder. Fakat sadece zahirî gayretler yeterli olmayabilir. Yavrularımız için yapılan samimi dualar, o gayretleri tamamlayan ilâhî bir lütfa dönüşür.

Bu konuda İslam tarihinden en güzel örneklerden biri, İbn-i Abbâs -radıyallâhu anhumâ-’nın hayatıdır. Henüz çocukken Peygamber Efendimiz’in mübarek elleriyle bağrına bastığı ve onun için yaptığı duâ, hayatına yön vermiştir.

Hapşırmak Allah’tan, Esnemek Şeytandan mı?
Hapşırmak Allah’tan, Esnemek Şeytandan mı?
İçeriği Görüntüle

“Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, beni bağrına bastı ve:
«Allâh’ım, bu çocuğa hikmeti öğret!» diye dua etti.” (Buhârî, Ashâbu’n-Nebî, 24)

Bu duânın bereketiyle İbn-i Abbâs, ilerleyen yıllarda “Tercümânu’l-Kur’ân” yani “Kur’an’ın Tefsircisi” ve “Ümmetin Âlimi” unvanlarını almıştır. Onun Kur’an ve sünnet ilmindeki derinliği, sadece zekâsının değil, aynı zamanda duânın ruhundaki ilâhî tecellinin de bir neticesidir.


Yalnızca Tedbir Değil, Tevekkül de Gerekli

Evlat yetiştirmek uzun soluklu ve sabır gerektiren bir yolculuktur. Bu süreçte yalnızca tedbirlere başvurmak, eğitim planları yapmak, disiplin uygulamak yeterli değildir. Anne-babalar için duâ, hem ruhî bir destek hem de Allah’a sığınmanın bir nişanesidir.

Duâ, sadece çocuğun korunması için değil, onun hayırlı bir ömür ve salih bir karakter kazanması için de bir vesiledir. Nitekim Hz. İbrahim’in de evlatları için yaptığı duâlar, Kur’an-ı Kerim’de yer almıştır:

“Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelecekleri namazı dosdoğru kılanlardan eyle.”
(İbrahim Suresi, 40)

Bu ayet gösteriyor ki, peygamberler bile çocukları için duâyı hiçbir zaman ihmal etmemiştir.


Zamanın Fitnesinde En Büyük Sığınak: Duâ

Günümüzde çocukların mâruz kaldığı dünyevî ve nefsânî baskılar göz önüne alındığında, duânın önemi daha da artmaktadır. Televizyon, internet, sosyal medya gibi unsurların etkisi altında kalan genç gönülleri, anne-baba duası kadar güçlü bir koruma kuşağı kuşatamaz.

“Evladım için elimden geleni yapıyorum” diyen her ebeveyn, bu sözünü “...ve her namazımda onun için Rabbime dua ediyorum” şeklinde tamamlamalıdır. Çünkü evlatlarımızın kalbine asıl yön verecek olan, Rabbimizin dilemesidir.


Sonuç: Gayret + Duâ = Bereketli Terbiye

Evlat terbiyesinde ne sadece gayret, ne de sadece dua yeterlidir. Her ikisinin birlikteliği, Rabbimizin izniyle hayırlı neticelerin kapısını aralar. Peygamber Efendimiz’in İbn-i Abbâs’a yaptığı dua örneğinde olduğu gibi, anne ve babaların da çocuklarına yapacağı dualar, ilerde umulmadık güzelliklerin başlangıcı olabilir.

Unutmayalım:

“Anne-babanın evladı için yaptığı dua, peygamberin ümmeti için yaptığı dua gibidir.”
(Hadîs-i Şerif - el-Âdâbü’l-Müfred, 481)

Muhabir: Musap Yeşilmen