Bismillahirrahmanirrahim diyerek başladığımız hadis-i şerifte, Ebû Talha'nın (ra) rivayetiyle Resulullah (asm) şu önemli mesajı vermiştir: "Verilen selâmı alınız, gözünüzü harama karşı yumunuz ve güzel söz söyleyiniz." (Camiüssağir-4451)
Bu hadis-i şerif, Müslümanlara bazı önemli prensipleri hatırlatmaktadır. İlk olarak, selamlaşma kültürüne verilen önem vurgulanmaktadır. Müslümanlar, birbirlerine selam vermek suretiyle karşılıklı saygı ve sevgi duygularını pekiştirmeli ve bu güzel adeti devam ettirmelidirler.
Evinize Adım Attığınızda Selam Verin: Ayetler ve Hadislerle Desteklenen Önemli Bir Davranış
Evlerimiz, huzur bulduğumuz, sevdiklerimizle bir arada olduğumuz yerlerdir. İslam dininde ise evlere girdiğimizde selam vermek, güzel bir davranış olarak öğütlenmektedir. Bu konuya ilişkin olarak Kur'an-ı Kerim'de bir ayet ve Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) hadisleri önemli bir rehberlik sunmaktadır.
Kur'an-ı Kerim'in Nûr Suresi, 61. ayetinde şu şekilde buyurulmaktadır: "Evlere girdiğiniz zaman Allah tarafından mübarek ve güzel bir yaşama dileği olarak kendinize (birbirinize) selam verin." Bu ayet, Müslümanlara evlere girdiklerinde birbirlerine selam vermelerini tavsiye etmektedir. Ayrıca ayet, selamlaşmanın bereketli ve güzel bir yaşamın temeli olduğunu vurgulamaktadır.
Hadisler de bu önemli konuyu desteklemektedir. Enes (r.a.)'ın rivayetine göre Peygamber Efendimiz şöyle buyurmuştur: "Yavrucuğum! Kendi ailenin yanına girdiğinde onlara selam ver ki, sana ve ev halkına bereket olsun." Bu hadiste, Peygamber Efendimiz'in sevgi ve şefkatle yaklaştığı Enes'e hitap etmesi dikkat çekmektedir. Bu ifade, sevgi dolu bir hitapla evde bulunanlara selam vermenin önemini vurgulamaktadır.
Selam verme eylemi, evin içerisindeki herhangi bir aile fertleriyle birlikte, eş, anne, baba, çocuklar veya yakın akrabalarla da gerçekleştirilebilir. Selamlaşmak, aile bağlarını güçlendirmenin yanı sıra sevgi ve saygıyı da ifade etmektedir.
Ayrıca, evin içerisinde kimse bulunmasa dahi evimize adım attığımızda selam vermek önerilmektedir. "Es-selâmü aleynâ ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn" şeklindeki selam ifadesiyle Allah'ın rızası için selam vermek, evimize bereket ve hayır getireceğine inanılan bir davranıştır.
Selam verme eylemi, hem Kur'an-ı Kerim'de geçen bir ayetle desteklenmekte, hem de Peygamber Efendimiz'in hadisiyle teşvik edilmektedir. Selamlaşmak, bereketin artmasına, hayır ve rahmetin çoğalmasına vesile teşkil etmektedir. Ayrıca, evde kimse olmasa bile, içeri girildiğinde "es-selâmü aleynâ ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn" şeklinde selam verilmesi önerilmektedir. Aynı şekilde, başka bir kişiye ait bir eve veya bir mescide girildiğinde içeride kimse olmasa dahi "es-selâmü aleynâ ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn ve's-selâmü aleyküm ehle'l-beyt ve rahmetullâhi ve berekâtüh" şeklinde selam vermek müstehap kabul edilmektedir. Bu davranışların hepsinde Allah'ın zikri ve dua olması, selamlaşmanın ibadetlerden biri olduğunu göstermektedir.
Bu ayet ve hadislerden öğrendiğimiz bazı önemli noktalar şunlardır:
Garip kişilere veya yaşça küçüklere mevki sahibi olan kişilerin sevgi ve şefkat ifadeleriyle hitap etmelerinde bir sakınca yoktur.
Evimize adım attığımızda selam vermek, bereketin, hayrın ve rahmetin artmasına vesile olur.
Selam verme eylemi, aile bağlarını güçlendirir ve sevgiyi ifade eder.
Evimize girerken, içeride kimse olsa da olmasa da selam vermek tavsiye edilmektedir.
Selam verme, İslam dininde güzel bir davranış olarak öğütlenmiş ve önemsenmiştir. Bu öğreti, insanlar arasında sevgi, saygı ve bereketin yayılmasını sağlamayı amaçlamaktadır. Bu nedenle, evimize girerken selam verme adabını hayatımıza dahil etmek önemlidir.
Kaynak: Riyazüs Salihin
