Ziyaret ettiği hastanın yanına yaklaşmayı, elini hastanın alnına veya elinin üzerine koymak suretiyle hastanın nasıl olduğunu sormayı (İbn Hanbel, V, 259.) tavsiye eden Hz. Peygamber (s.a.v.), hastanın canının çektiği bir şey olursa onun karşılanmasını istemiştir.
Bir defasında ziyaretine gittiği hastaya, “Bir şey ister misin? Çörek yemek ister misin?” diye sormuş, hastanın “Evet.” demesi üzerine de onun isteğinin yerine getirilmesini istemiştir. (İbn Mâce, Tıb, 2)
Ziyaret ettiği bir başka hastaya, “Canın ne çekiyor?” diye sormuş, adam, “Buğday ekmeği istiyor.” diye cevap verince Hz. Peygamber (s.a.v.) yanındakilere, “Kimde buğday ekmeği varsa kardeşine göndersin.” demiştir. Ardından da, “Birinizin hastası bir şey yemeği arzuladığı zaman onu kendisine yedirsin.” buyurmuştur. (İbn Mâce, Cenâiz, 1)
Allah Resûlü, iştahı olması durumunda hastanın istediğini yedirmeyi tavsiye ederken, “Hastalarınızı yemek yemeye zorlamayınız, zira Allah onları yedirmekte ve içirmektedir.” buyurmaktadır. (Tirmizî, Tıb, 4)
Öte yandan ziyaret ettiği hastada iyileşme belirtisi görülmediğinde, bunu bir musibet olarak değerlendirmiştir. Rasülullah (s.a.v.) (bir gün) Abdullah b. Sabit'i (r.a.) hasta iken ziyarete gelmiş, onu baygın bir halde bulmuş, bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) ona seslenmiş fakat karşılık alamamıştır. Bunun üzerine, "İnnalillahi ve inna ileyhi raciun. Ey Ebu'r-Rabi biz(im) senin yanında (yapabilecek bir şeyimiz yok. Çünkü Allah'ın kaza ve kaderine) mağlub olduk." demiştir.
Kadınların ağlaması üzerine, “Onları (kendi hallerine) bırak. (Çünkü sesleri fazla çıkmıyor. Fakat vacib olunca) hiçbir kadın ağlamasın.” buyurmuştur. “Vacib olmak nedir?” sorusuna ise, “Ölmektir.” cevabını vermiştir. Ardından, Abdullah b. Sabit’in kız kardeşi, onun hakkında şehit olmasını umut ettiğini söyleyince, Rasûlullah (s.a.v.), “Aziz ve celil olan Allah ona niyeti ölçüsünde şehid sevabı verecektir. Siz neyi şehitlik sayıyorsunuz?” diye sormuş, “Allah yolunda öldürülmeyi.” cevabına karşılık, yedi şehitlik çeşidini şöyle sıralamıştır:
“Allah yolunda öldürülmekten başka yedi (tane daha) şehidlik vardır: Taundan ölen şehiddir. Boğularak ölen şehiddir. Karın ağrısıyla ölen şehiddir. Yanarak ölen şehiddir. Göçük altında kalarak ölen şehiddir. Doğum üzerine ölen şehiddir.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 11)
Ayrıca şöyle buyurmuştur:
“Allah kime hayır vermeyi murad ettiyse, onu musibetlerle imtihan eder.”