HABER MERKEZİ – Filistin Hükümeti’nin medya ofisinden yapılan açıklamada, siyonist İsrail’in 20 aydır Gazze Şeridi’nde yürüttüğü saldırıların “sistematik bir soykırım, zorla tahliye ve etnik temizlik politikası” olduğu vurgulandı. İsrail’in bu politikalarla Gazze’nin yüzde 77’sinde fiili kontrol sağladığı bildirildi.
Açıklamada, bu eylemlerin 21. yüzyılın en korkunç suçları arasında yer aldığı ifade edilerek, 1948 tarihli Soykırım Suçunun Önlenmesi Sözleşmesi ile Roma Statüsü’ne göre bu fiillerin hem soykırım hem de insanlığa karşı suçlar kapsamına girdiği belirtildi.
Sahadan elde edilen bilgiler doğrultusunda, İsrail ordusunun kara saldırılarıyla sivil bölgeleri yoğun ateş altına aldığı, Filistinlilerin evlerine, mülklerine ve arazilerine ulaşmalarının engellendiği kaydedildi. On binlerce sivilin, bombardıman ve ölüm tehdidi altında birden fazla kez yerinden edildiği ve bu durumun “şiddet yoluyla yerli halkı topraktan sürme girişimi” olduğu açıklandı.
Özellikle 1949 tarihli Dördüncü Cenevre Sözleşmesi’nin 49. maddesi ile Roma Statüsü’nün 7. maddesi hatırlatılarak, sivil nüfusun zorla naklinin açıkça yasaklandığı ve insanlığa karşı suç sayıldığı vurgulandı. Medya ofisi, İsrail’in yürüttüğü “toplu tehcir, etnik temizlik, sistematik soykırım ve zorla sömürgeleştirme” planlarını en güçlü ifadelerle kınadı.
Ayrıca açıklamada, bu suçların yalnızca İsrail’e değil; ABD, İngiltere, Almanya ve Fransa gibi destek veren ülkelere de ait olduğu kaydedildi. Gazze’de sürdürülen fiili kontrolün “bir sömürge düzeni kurmak ve nüfus haritasını yeniden şekillendirmek” amacı taşıdığı belirtildi.
Birleşmiş Milletler, Uluslararası Ceza Mahkemesi ve özel raportörlere çağrıda bulunulan açıklamada, acilen hukuki ve insani adımların atılması, bağımsız soruşturmaların başlatılması ve siyonist savaş suçlularının yargı önüne çıkarılması talep edildi.
Uluslararası topluma, insan hakları kuruluşlarına ve dünya kamuoyuna seslenilen açıklamada, “Gazze’nin haritadan silinmesine yönelik açık siyasi irade karşısında, dünya halkları cesur ve tarihi bir duruş sergilemelidir” denildi.