Ebû Câfer Mansur’un Azrâil’i Rüyasında Görmesi ve İmam Ebû Hanîfe’nin Yorumu
Rivâyet edilir ki;
Abbâsî halîfelerinden Ebû Câfer Mansur, rüyasında Azrâil’i (a.s) görür ve ona;
“–Benim ömrümden ne kadar kaldı?” diye sorar.
İnsan sûretindeki Melekü’l-mevt ona bir şey söylemeden, elinin beş parmağını gösterir.
Halîfe dehşet içinde uyanır. Hemen tabircilere bu rüyanın mânâsını sorar. Kimisi bu beş işaretini beş yıl, kimisi beş ay, kimisi beş gün ile tabir ederler.
Fakat halîfe, bu yüzeysel yorumlardan hoşnut değildir. Nihayet bu rüyayı, devrin en büyük âlimlerinden olan İmam Ebû Hanîfe Hazretleri’ne sorar.
İmâm-ı Âzam, derin ilmi ve Kur’an’a vukufiyetiyle şu cevabı verir:
“O beş parmağıyla yaptığı işaretin mânâsı, (Lokmân Sûresi’nin son âyetinde ifade buyurulan) muğayyebât-ı hamsedir. Yani Allah’tan başka kimsenin bilmediği beş gaybî husustur.
(Sen ona ömrünü sorunca o da; ‘Bunu Allah’tan başka kimse bilmez, ben de bilmem.’ mânâsında bu işareti yaptı.)”**
Sonra da Lokmân Sûresi’nin 34. âyetini okur:
“(Biliniz ki);
Kıyâmet vakti hakkındaki bilgi, ancak Allâh’ın katındadır.
Yağmuru O yağdırır.
Rahimlerde olanı (yani doğacak evlâda dair her türlü bilgiyi) O bilir.
Hiç kimse yarın ne kazanacağını bilemez.
Yine hiç kimse nerede öleceğini bilemez.
Şüphesiz Allah; her şeyi bilendir, her şeyden haberdardır.”
(Lokmân, 34)
Böylece İmam Ebû Hanîfe Hazretleri, sadece bir rüya değil, ölüm bilgisinin Allah’a ait oluşu gerçeğini de bu olay vesilesiyle ders verircesine ortaya koyar.