AFAD verilerine göre, Bingöl’ün Kiğı ilçesi Dallıca bölgesinde saat 20.14’te 4.3 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Aynı bölgede geçtiğimiz günlerde 4.0 büyüklüğünde bir sarsıntı daha yaşanmıştı.
Kandilli ve AFAD’ın eş zamanlı duyurduğu deprem, özellikle çevre köylerde hissedildi ve kısa süreli panik yarattı. Depremin ardından gözler yine yer bilimcilere çevrildi.
Naci Görür: "Stres Artışı Olabilir"
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı değerlendirmede, bu depremin Yedisu Fay Zonu içerisinde gerçekleşmiş olabileceğine dikkat çekti. Görür, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Dallıca-Kiğı/Bingöl’de 4,3 büyüklüğünde bir deprem oldu. Geçen gün de aynı bölgede 4,0 büyüklükte deprem vardı. Büyük ihtimalle stres biriktiren Yedi Su Fay Zonu içerisinde. Bu deprem, stres alanında değişime ve stresin artmasına neden oluyor olabilir. Geçmiş olsun.”
“Oluyor olabilir” ifadesi, bu tür açıklamaların bilimsel tahminlerle sınırlı olduğunu bir kez daha hatırlatırken, deprem konusundaki belirsizliğin ve uzmanlar arası yorum farklarının da altını çizmiş oldu.
Şener Üşümezsoy’dan Bu Kez Ses Yok
Deprem sonrası yorumlarıyla sık sık gündeme gelen bir diğer yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy ise bu kez sessiz kaldı. Kamuoyunda sıkça karşıt görüşleriyle bilinen iki bilim insanının değerlendirmeleri, deprem tartışmalarını farklı açılardan sürdürmeye devam ediyor.
Deprem Bilimi: Netlik Yerine Belirsizlik mi?
Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğu sık sık hatırlatılırken, kamuoyunun beklentisi de ortak: Net, somut ve anlaşılabilir açıklamalar. Ancak farklı yorumlar, bilimsel verilerin nasıl yorumlandığı konusunda soru işaretlerini artırıyor.
Bir kısım uzman, “tehlikenin büyük olduğu” uyarısını yinelerken, diğer kısmı mevcut fay hatlarının büyük bir risk taşımadığı yönünde görüş bildiriyor. Bu da vatandaşın bilgi kirliliği içinde güvenilir bilgiye ulaşma çabasını daha da güçleştiriyor.
Vatandaş Ne Yapmalı?
Deprem uzmanları farklı konuşsa da, halk için en önemli konu hazırlıklı olmak. Deprem çantaları, yapı güvenliği, ilk yardım bilgisi ve aile içi acil durum planları hâlâ en somut tedbirler arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, Bingöl’de yaşanan 4.3 büyüklüğündeki deprem büyük bir yıkım yaratmasa da, olası daha büyük sarsıntılara dair dikkatleri yeniden fay hatlarına çevirdi. Bilim insanlarının farklı görüşleri arasında kalan vatandaş ise yine hazırlıklı olmaktan başka çare görmüyor.
