ABD’de hâkimler, yapay zekânın giderek daha inandırıcı video, ses ve belge üretebilmesinin mahkemelerde delillerin güvenilirliğini tehdit ettiği konusunda alarm veriyor. “Deepfake” teknolojisinin, yargı süreçlerinde gerçeği bozarak hatalı kararların önünü açabileceği uyarıları artıyor.
California’daki Alameda County Yüksek Mahkemesi’nde buna çarpıcı bir örnek yaşandı. Bir konut davasında sunulan video kaydındaki yüz ve ses hareketlerinden şüphelenen hâkim Victoria Kolakowski, görüntünün yapay zekâ ile oluşturulduğunu tespit etti. Deepfake kabul edilen delil nedeniyle dava 9 Eylül’de reddedildi; yeniden değerlendirme talebi de 6 Kasım’da geri çevrildi. Kolakowski, bunun mahkemeye sunulan ilk sahte AI delillerinden biri olduğunu ve çok daha büyük bir tehdidin işareti sayılması gerektiğini belirtti.
Minnesota 10. Yargı Bölgesi hâkimi Stoney Hiljus, meslektaşlarının en büyük korkusunun “gerçek olmayan bir delile dayanarak insanların hayatını etkileyen karar vermek” olduğunu söyledi. Louisiana Beşinci Temyiz Mahkemesi hâkimi Scott Schlegel ise sahte ses kayıtlarının özellikle koruma kararları gibi kritik süreçlerde ciddi risk oluşturduğunu ifade etti:
“10 saniyelik sahte bir ses kaydıyla bir hâkimin koruma kararı imzalaması işten bile değil.”
California Santa Clara Yüksek Mahkemesi hâkimi Erica Yew de deepfake delillerin tahmin edilenden çok daha sık denendiğini, ancak bunların kayda geçtiği ortak bir sistem bulunmadığını vurguladı.
Yeni kurallar gündemde
Deepfake tehlikesi karşısında Ulusal Eyalet Mahkemeleri Merkezi ile Thomson Reuters Enstitüsü, hâkimlere delil değerlendirmesinde sormaları gereken yeni soruları içeren bir rehber hazırladı:
-
Delilin kaynağı neresi?
-
Kimler erişti?
-
Üzerinde değişiklik yapıldı mı?
-
Ek doğrulayıcı kanıt var mı?
Bazı hukukçular, mevcut delil doğrulama standartlarının bu yeni çağ için yetersiz kaldığını ve yapay zekâya özel düzenlemeler gerektiğini savunuyor. Ancak ABD Yargı Konferansı, mayıs ayındaki toplantıda yeni düzenleme tekliflerini reddederek mevcut kuralların yeterli olduğu görüşünü korudu.
“Güven ama doğrula” dönemi bitti
Uzmanlara göre avukatlar da artık ciddi sorumluluk altında. Louisiana’da çıkarılan yeni bir yasa, avukatlara müvekkillerin sunduğu delillerin nasıl üretildiğini araştırma yükümlülüğü getiriyor.
Dijital delil uzmanı Daniel Garrie, sadece teknik araçların değil, insan uzmanlığının da hayati olduğunu belirtiyor. Yakında delil analizi; metadata, dosyanın oluşturulma tarihi, kullanılan cihaz modeli ve düzenleme geçmişi gibi görünmeyen veri katmanları üzerinden yapılacak.
Bilgisayar bilimci Maura Grossman ise uyarıyı net bir şekilde özetliyor:
“Herkesin elinde sahte delil üretme imkânı var. Artık ‘güven ama doğrula’ değil, ‘güvenme ve doğrula’ dönemindeyiz.”





