İşgalci Siyonist rejim, Batı Şeria’da Filistin halkına yönelik baskı ve saldırılarını tırmandırmaya devam ediyor. Gece saatlerinde Nablus’un doğusundaki Belata Mülteci Kampı başta olmak üzere birçok şehir ve mülteci kampına baskınlar düzenleyen işgal güçleri, sivillere kötü muamelede bulundu, araçları ateşe verdi ve evleri tahrip etti.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Belata Kampı’na giren zırhlı işgal araçları, kampın birçok mahallesine yayılarak rastgele ateş açtı. Gerçek mermi ve ses bombaları kullanan işgalciler, mahallelerde büyük paniğe yol açtı. Baskın sırasında bazı gençler gözaltına alındı, birçoğu da işgal askerlerinin fiziki saldırılarına maruz kaldı.
Baskınlar yalnızca Nablus ile sınırlı kalmadı. Cenin, Tulkerem, Ramallah, Beytüllahim ve Tubas kentlerinde de geniş çaplı operasyonlar düzenlendi. Cenin kent merkezinde bir genç alıkonulurken, kentin güneydoğusundaki Meyselûn ve Kabatiya kasabalarında evler basıldı, eşyalar tahrip edildi. Tulkerem’deki Nuru Şems Mülteci Kampı üzerinde aydınlatma fişekleri atıldı; İrtah kasabasının El-Vad bölgesinde ise bir genç zorla götürüldü.
Beytüllahim’in Hıdır ve Beyt Ficar kasabaları da hedefteydi. Zırhlı araçlarla kasabaya giren işgalciler, sokaklarda uzun süre devriye gezdi. Tubas’taki el-Fari’a Mülteci Kampı’na da baskın düzenleyen işgal güçleri, kampın Serhan Mahallesi’nde evleri aradı ve gençleri sorguya çekti.
En dikkat çekici olaylardan biri ise Ramallah’ın doğusundaki Deyr Debvân kasabasında yaşandı. İşgalciler, kasabanın et-Tell bölgesine düzenledikleri saldırıda Filistinlilere ait çok sayıda aracı ve mülkü ateşe verdi. Görgü tanıkları, işgal güçlerinin yangın çıkardıktan sonra bölgeyi terk ettiğini, itfaiyenin müdahalesini engellemeye çalıştığını aktardı.
Filistinli vatandaşlar, bu baskınların her gün sistematik şekilde sürdüğünü belirterek, Batı Şeria’nın neredeyse her noktasında sürekli çatışmalar, ev aramaları, sahada sorgulamalar ve alıkoymalar yaşandığını ifade ediyor.
İnsan hakları kuruluşları, Siyonist işgalin bu uygulamalarını “kolektif cezalandırma” olarak nitelendiriyor. Uluslararası toplumun sessizliği ise Filistin halkında büyük tepki uyandırıyor. Filistinli yetkililer, işgalin artan şiddet politikalarının bölgede yeni bir gerilim dalgasını tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor.



