Haber Merkezi- Bakıri, BMGK'nin Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un başkanlığında "Filistin dahil Orta Doğu'daki durum" hakkında düzenlenen oturumda konuştu.
İsrail'in Savaş ve Soykırım Suçları
İsrail'in savaş ve soykırım suçlarını işlediği ve yaklaşık 300 gündür devam eden saldırılarında başta kadın ve çocuklar olmak üzere masum insanları öldürdüğünü belirten Bakıri, şu ifadeleri kullandı:
"Bu ölümcül kampanyada her saat 20'ye yakın kişi ölüyor veya yaralanıyor. İsrail rejimi, hastaneler, camiler, kiliseler, eğitim merkezleri ve tarihi alanlar dahil olmak üzere Gazze'deki yerleşim alanlarının yüzde 80'inden fazlasını ve tüm altyapıyı yok etti."
İsrail'in Açlığı Silah Olarak Kullanması
İsrail'in yardım yollarını kapatarak açlığı bir silah olarak kullandığını söyleyen Bakıri, Refah'ta mülteci kamplarının bombalanması ve Han Yunus'ta yerinden edilmiş kişilere saldırıların son dönemde yaşanan bu insanlık dışı suçların yalnızca iki örneği olduğuna dikkat çekti.
Bakıri, daha önce BMGK'de çıkarılan dört karara, Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) üç geçici tedbir kararına ve dünyada devam eden yaygın protestolara rağmen İsrail'in Filistinlilere karşı soykırım suçlarının tam bir cezasızlıkla devam ettiğini hatırlattı.
BMGK'nin Eylemsizliği ve Acizliği
Barışı yeniden tesis etmenin tek yolunun İsrail'in işlediği suçlara derhal ve kalıcı olarak son verilmesi olduğunu ifade eden Bakıri, "Bu hedefe ulaşma sorumluluğuna sahip olan Güvenlik Konseyi'nin ne yazık ki son 80 yıldaki eylemsizliği ve acizliği, İsrail rejimini Filistin'in mazlum halkına karşı daha fazla suç işleme konusunda cesaretlendirmiştir." diye konuştu.
BMGK'nin İsrail'i başta Gazze olmak üzere bölge ülkelerine yönelik eylemlerine karşı sorumlu tutması gerektiğini söyleyen Bakıri, "Güvenlik Konseyi'nden, Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 7'nci bölümü kapsamındaki yükümlülüklerine dayalı olarak İsrail rejimini tamamen koşulsuz olarak Gazze'ye yönelik soykırımı ve savaş suçlarını derhal durdurmaya zorlamasını talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.
İsrail'in Lübnan'a Saldırısı Durumu Kontrolden Çıkarır
Gazze'de kalıcı ateşkes uygulanması ve insani yardımın hızlı ve engelsiz şekilde ulaştırılması, tüm sınır geçişlerinin tamamen ve koşulsuz olarak yeniden açılması için BMGK'nin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Bakıri, şöyle devam etti:
"Bu rejimin aynı zamanda işgal altındaki tüm Filistin, Suriye ve Lübnan topraklarından çekilmesi ve Lübnan'a veya bölgedeki diğer ülkelere yönelik her türlü askeri saldırıdan kaçınması gerekmektedir.
Ayrıca uluslararası toplum ve yetkili uluslararası kurumlar, İsrail'in Gazze ile diğer Filistin topraklarında işlediği suçların faillerinin, destekçilerinin yargılanması ve cezalandırılması için gerekli zemini sağlamalıdır."
İran Dışişleri Bakan Vekili Bakıri, İsrail'in Lübnan'a muhtemel saldırısına ilişkin ise "Buradan, kanunları çiğneyen bu rejimin her türlü macerasına ve sonuçlarına karşı güçlü bir şekilde uyarıda bulunuyorum. Bu boş hayal ve yanlış hesaplama durumu kontrolden çıkarır. Birleşmiş Milletler'in bağımsız bir ülkesi olan Lübnan'a yönelik herhangi bir saldırı, uluslararası toplumun, bölge halklarının ve direniş gruplarının kararlı tepkisiyle karşılaşacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Bakıri, İsrail'in Lübnan'a muhtemel saldırısında ABD'nin sorumlu olacağını sözlerine ekledi.