Rüşvet, İslam dininde kesin şekilde haram kılınmış büyük günahlardan biridir. Lügatte, "Bir memura haklı ya da haksız bir işi yaptırmak amacıyla verilen ücret veya hediye" olarak tanımlanan rüşvet, dini ölçülere göre sadece hukuki değil ahlaki bir yozlaşmadır.

Günümüzde, toplumda normalleştirilmeye çalışılan bazı uygulamalar, haramla iç içe geçmiştir. Özellikle kamu görevlilerine verilen hediyeler, bir lütuf gibi gösterilse de görev karşılığı alındığında bu, apaçık bir rüşvettir. Bazı memurlar, işin ağırlığı, sorumluluğun büyüklüğü gibi gerekçelerle bu tür hediyeleri “hakkı” gibi görmeye başlamış; hatta rüşvet almadan iş yapmayan bir psikolojiye bürünmüştür. Bu durum, sadece bireysel bir günah değil, toplumsal bozulmanın da göstergesidir.

Oysa devlet, memuruna emeğinin karşılığı olarak maaş vermekte; bunun dışında vatandaşlardan alınan her türlü hediye, para veya başka bir menfaat, hangi ad altında olursa olsun, rüşvet kapsamında değerlendirilmektedir.

Kur’an-ı Kerim’de Bakara Suresi’nin 188. ayetinde açıkça şöyle buyrulmaktadır:
“Mallarınızı aranızda haksız yollarla yemeyin.”
Bu ilahi emir, rüşvetin dinen yasaklandığını net bir şekilde ortaya koymaktadır.

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de bu konuda son derece net ifadeler kullanmış ve rüşvet alanı da vereni de Allah’ın lanetine uğrayacağını bildirmiştir. Kendisine "hediye" adı altında mal ayıran bir kamu görevlisini örnek göstererek şöyle buyurmuştur:
“Bu kişi, eğer babasının evinde otursaydı, kendisine bu hediyeler verilir miydi?”

Namazda Huşû İçin Nakşibendî Yolu: 4 Altın Kural
Namazda Huşû İçin Nakşibendî Yolu: 4 Altın Kural
İçeriği Görüntüle

Bu sözler, rüşvetin ne kadar tehlikeli bir günah olduğunu gösterdiği gibi, kamu görevinde bulunanların sorumluluğunu da hatırlatmaktadır. Ahiret azabına dikkat çeken Peygamberimiz, bu tür davranışların sadece dünyada değil, ebedi hayatta da ağır bedelleri olacağını haber vermiştir.

Rüşvetin her türlüsü haramdır ve özellikle kamu görevlilerinin bu konuda daha hassas davranması, hem bireysel hem de toplumsal huzur için büyük önem taşımaktadır. Hediye adı altında sunulan her menfaat, görev karşılığı alınıyorsa rüşvettir ve asla meşru değildir.