Bir insanın hikâyesi sadece doğumla başlamaz. Gerçek hikâye, hakikati arama cesaretiyle yazılır. Kolombiyalı fotoğraf sanatçısı Hafız Ali’nin hayatı da işte böyle bir arayışın meyvesi. 1971’de Kolombiya’nın Valle del Cauca bölgesinde doğan Hafız Ali, sanat eğitimi alarak fotoğrafçılığa yöneldi. Yıllarca doğayı objektifinden izleyen Ali, bir gün kendine “Bu manzarayı kim yarattı?” sorusunu sordu. İşte o soru, içsel bir dönüşümün ilk adımı oldu.
Kendi ifadesiyle “Fotoğrafı ben çekmiştim ama manzarayı kim yaratmıştı?” sorusu onu dizlerinin üstüne çökertti. O ânı şöyle anlatıyor:
“Casanare bölgesinde bir doğa manzarasını fotoğraflarken, Yaratıcı’nın varlığını derinden hissettim. Ağlamaya başladım. O an bir teslimiyet anıydı.”
Bu sorgulamalarla başlayan süreçte, rüyalarında “mübarek insanlarla tanışacaksın” şeklinde üç ayrı mesaj aldı. Arayışına devam ederken Filistinli bir arkadaşından Kur’an-ı Kerim meali hediye aldı. İlk okuduğu ayet olan “İkra” (Oku) ayeti onun kalbinde silinmez bir iz bıraktı.
Kur’an’ın ardından yolu Risale-i Nur ile kesişti. “Birinci Söz”deki temsiller, ona Allah’a duyulan minnettarlığın, şükrün ve kulluğun anlamını öğretti. Kalbindeki boşluk dolmuştu artık. İslam’a giden yolda en büyük kırılma anını ise şöyle anlatıyor:
“İlk defa camiye gittim. Arapça hutbeyi anlamadım ama içimdeki ses kalmamı söyledi. Namaz sonrası Risale-i Nur’la tanıştım. O gece ‘Bismillah’ dedim ve artık her şey değişmişti.”
2017 yılında dördüncü çocuğunun doğumundan kısa bir süre sonra kelime-i şehadet getirerek Müslüman oldu. O günden beri fotoğraf makinesini bir kenara bırakarak İslam’a hizmet etmeye başladı. Şimdi Kolombiya’da insanlara Kur’an’ın mesajını ulaştırıyor.
Yeni ismini ise ilk defa bir kardeşinin telaffuz ettiğini söylüyor: Hafız Ali. Zamanla bu isme kalben ısındığını belirtiyor ve şöyle diyor:
“Hafız: koruyan demek. Ali: yüce. Hafız Ali, Risale-i Nur’un fedakâr hizmetkârlarından biriymiş. Ben de onun gibi Allah’ın dinini muhafaza eden birisi olmak istiyorum.”
Eski ismini sorduğumuzda ise gülümseyerek cevap veriyor:
“Ben artık Hafız Ali’yim. Geçmişteki ismimin bir önemi yok. Hayatım yeniden başladı.”