Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, ahir zamanda zuhur edecek tehlikeli değişimleri bir bir haber vererek ümmetini uyarmıştır. Bu hadislerde dikkat çeken ortak nokta, maddi ve manevi yozlaşmanın, adaletin yerini zulme bırakacağı bir döneme işaret edilmesidir.
Efendimiz -s.a.v- şöyle buyurdu:
“Bir zaman gelecek ki...”
-
Ganimet, yani toplumun ortak zenginliği, sadece zenginler arasında dolaşan bir servet hâline gelecek. Fakirlerin payına hiçbir şey düşmeyecek.
-
Emanet, yani güven, hıyanet gibi değerlendirilecek. İnsanlar kendilerine teslim edilen haklara ihanet edecek.
-
Zekât, bir ibadet değil, yük olarak görülecek.
-
Erkekler, kadınlarının yanlış isteklerine körü körüne itaat edecek.
-
İnsanlar annelerine başkaldırırken, eş dost uğruna babalarına kaba davranacak.
-
Mescitlerde huşû kaybolacak, sesler yükselecek, maneviyat yerini tartışmalara bırakacak.
-
Toplumların başına, ahlâken en düşük seviyedeki insanlar geçecek.
-
İnsanlar, kötülerin şerrinden korktukları için onlara hürmet gösterecek.
-
İçki, farklı isimlerle meşrulaştırılarak serbestçe içilecek.
-
İpek gibi haram olan süs elbiseleri, erkekler arasında yaygınlaşacak.
-
Müzik ve eğlence, toplumun merkezine yerleşecek.
-
Gençler, ecdadına ve İslam büyüklerine lanet eder hâle gelecek.
Bu işaretler zuhur ettiğinde; göğe yükselen taşlar, yerin batışı, dehşetli zelzeleler ve hatta insanların domuz ve maymuna çevrilmesi gibi ilahi ikazlara hazır olun, diye buyurdu Efendimiz.
Kurtuluş Nerede?
“Öyle bir fitne gelir ki, ondan ancak Allah kurtarır. Bir de, denizde boğulmak üzere olan birinin duası gibi yakaranlar…” (Beyhakî)
Sahâbî Huzeyfe -radıyallâhu anh- ise şöyle dedi:
“Öyle bir zaman gelecek ki, sadece boğulmak üzere olan birinin duası gibi dua edenler kurtulabilecek.”
Medine Bile Terk Edilecek
Efendimiz -s.a.v- şöyle buyurmuştur:
“Bir gün gelecek, Medine boşalacak. Onu sadece vahşi hayvanlar ve kuşlar yurt edinecek. En son iki çoban Medine’ye yaklaşacak, ama orayı bomboş bulacaklar. Vedâ Tepesi’nde can verecekler.” (Buhârî, Müslim)
Mehdi (a.s.) Kimin Soyundandır?
“Mehdi, benim soyumdandır; Fâtıma’nın evlâdındandır.” (Ebû Dâvûd, İbn Mâce)
“Alnı geniş, burnu ince olacak. Yedi yıl adaletle hükmederek zulmü ortadan kaldıracaktır.” (Ebû Dâvûd)
Uyan Mü’min!
Pek çok alâmetin izlerini bugün dahi görmek mümkün. Ancak bu, kıyametin hemen kopacağı anlamına gelmez. Şiddeti ve etkisi zamanla artabilecek bu işaretler, asıl maksadımız olan âhirete hazırlığın önemini bir kez daha hatırlatıyor.
Unutma: Gaybı yalnız Allah bilir.