HABER MERKEZİ —Konuyla ilgili bilgi sahibi bir kaynak, yaklaşık 2 milyar dolarlık dev bütçeye sahip bu planın 11 Şubat sonrası şekillendiğini ve “Gazze İnsaniyeti” adlı bir kuruluş tarafından Trump yönetimine sunulduğunu, son dönemlerde ise Beyaz Saray’da da görüşüldüğünü aktardı.
Reuters’ın ulaştığı sunum belgelerine göre, plan, Gazze’de “geniş ölçekli insani geçiş bölgeleri” oluşturulmasını öngörüyor. Bu alanlar, Filistinlilerin geçici olarak ikamet edebileceği, isterlerse yerinden edilip yeniden başka yerlere yerleştirilebileceği şekilde tasarlandı. Planın dili, bu alanları yalnızca barınma değil, aynı zamanda yeniden entegrasyon süreci için bir araç olarak sunuyor.
Washington Post gazetesi de geçtiğimiz Mayıs ayında bu planın konut kompleksleri kurmayı içerdiğini, bu komplekslerin Filistinlilerin yeni yaşam alanlarına yönlendirilmesinde kullanılacağını yazmıştı.
Reuters, söz konusu planın sunum slaytlarına da ulaştı. Slaytlar, planın uygulanma biçimini, lojistiğini ve maliyetini detaylı şekilde anlatıyor. Belgelerde, Donald Trump’ın bu fikre destek verdiği ve bu tesislerin Gazze’de kurulmasını “Ortadoğu’nun Riviera’sı” hayaline bağladığı ifade ediliyor.
Trump, 4 Şubat’ta yaptığı açıklamada, “ABD Gazze’yi kontrol altına almalı ve burayı Ortadoğu’nun Riviera’sı haline getirmeli” ifadelerini kullanmıştı. Bu sözler, uluslararası kamuoyunda sert eleştirilere neden olmuştu.
Planın bu yıl başlarında ABD’nin Kudüs Büyükelçiliği’nde yapılan bir sunumda da yer aldığı belirtiliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, konuya ilişkin yorum yapmayı reddederken, yönetimden üst düzey bir yetkili, "Bu tür bir plan şu anda değerlendirilmiyor ve bu amaçla herhangi bir kaynak ayrılmış değil" diyerek sürecin resmiyet kazanmadığını ifade etti.
Ancak Reuters’a konuşan bir başka kaynak, planın yeterli finansman bulunamaması sebebiyle ilerlemediğini belirtti. Planın arkasındaki organizasyon olan Gazze İnsaniyeti, İsviçre’de bağış toplamak amacıyla bir banka hesabı açmak istedi. Ancak hem UBS hem de Goldman Sachs, bu kuruluşla çalışmayı reddetti.
Şu an için planın ne aşamada olduğu, kim tarafından nihai olarak desteklendiği ya da tamamen rafa kaldırılıp kaldırılmadığı bağımsız olarak doğrulanabilmiş değil.
Planın içeriği, kullanılan dil ve Trump’ın açıklamaları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, Gazze için önerilen “insani geçiş alanları”nın, Filistin halkı için yeni bir zorunlu göç politikasının aracı olabileceği endişesini doğuruyor.