Hırsızlık eden erkek ve hırsızlık eden kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza olarak, Allah'tan bir ibret olarak ellerini kesin. Allah güçlüdür, hikmet sahibidir. (Maide Suresi, 38)

Tefsir:

İslam, meşru kazançtan elde edilen malların korunmasını dinin temel hedeflerinden biri olarak kabul eder ve bu amaçla telef olmaması için çeşitli tedbirler alır. Bu çerçevede, kişinin haksız yere başkasının malına el uzatması ve israf etmesi, kendi malını saçıp savurması da haram kılınmıştır. Dolayısıyla, hırsıza verilen ceza sadece hukukun korunmasını değil, aynı zamanda ilahi emirlerin ve ahlak ilkelerinin yaşatılmasını da amaçlar.

Hırsızlık, bir malın sahibinin rızası olmadan ve sahiplenme niyetiyle gizlice alınması olarak tanımlanır. Bu fiili işleyen kişiye hırsız denir. İslam hukukçuları arasında hırsızlık suçunun unsurları ve cezalandırılma şartları konusunda farklı görüşler bulunmakla birlikte, genel kabule göre hırsıza el kesme cezası (had) şu şartların varlığına bağlıdır:

a) Hırsızın ceza ehliyetine sahip olması, yani temyiz gücüne sahip ve ergenlik çağına ulaşmış olması.
b) Hırsızlığın haram olduğunu bilmesi. Hırsızlığın haram olduğunu bilmeyen bir kimseye bu ceza uygulanmaz.
c) Hırsızlık suçunun kasıtlı olarak işlenmesi, yani hırsızın başkasına ait bir malı bilinçli bir şekilde ve isteyerek alması.
d) Çalınan malın eylem sırasında başkasına ait olması ve hırsızın bu mal üzerinde herhangi bir hak iddiasının bulunmaması.
e) Malın gizlice alınmış olması. Zorla alınması veya emanet malın geri verilmemesi hırsızlık olarak kabul edilmez. Peygamber efendimiz emanete hıyaneti hırsızlık olarak değerlendirmemiş ve bu suçu işleyenin elini kesmeyi uygun bulmamıştır.
f) Malın taşınabilir ve ekonomik değeri olan bir mal olması. Suçlunun fiiliyle taşınabilen her mal menkul olarak kabul edilir. Ekonomik değeri olmayan malların çalınması el kesme cezasını gerektirmez.
g) Malın korunmuş bir yerden alınmış olması. Koruma altında olmayan bir malın alınması had cezasını gerektirmez.
h) Çalınan malın belirli bir değere (nisab) ulaşmış olması. Örfün kabul ettiği miktarda alınan mal gasp olarak kabul edilmez.

Hırsızlık suçunu işlemeyi kısmen veya tamamen mazeret gösterecek bir durumun bulunmaması gerekir.

Hırsızın ilk kez suçu işlemesi durumunda, çoğunlukla sağ eli bileğinden kesilir. Suçun tekrarı halinde, hukukçuların ceza konusunda farklı görüşleri vardır: Bazılarına göre, ikinci kez suç işleyen hırsız cezalandırılırken eli veya ayağı kesilmez; ancak hapis ve sopa cezası uygulanır. Diğer görüşe göre ise ikinci kez suç işleyen hırsızın sol ayağı kesilir.