Faydalı Bilgiler

Evlat Terbiyesi: Hem Kalbe Hem Kadere Dokunan Bir Sınav

Erzurumlu İbrahim Hakkı, evlat terbiyesini sadece bir görev değil, aynı zamanda insanın kaderini şekillendiren bir imtihan olarak görür. Zalimlikten sakındırır, merhameti öğütler.

Abone Ol

HABER MERKEZİ - Erzurumlu İbrahim Hakkı’nın Mârifetnâme’sinde geçen bu hikmetli öğütler, bugünün ebeveynlerine asırlık bir pusula sunuyor. O, “Emretmemelidir. Ki, âsi olmalarına sebep olmasın.” diyerek, evladına tahakküm kuran değil, rehber olan anne-babayı işaret eder.

Çocuklara sadece kuru nasihat değil, örnek davranışın da verilmesi gerektiğini vurgular: “Evlâtlarına kendi yediklerinden yedirmeli, kendi giydiklerinden giydirmelidir.” Bu söz, sadece fizikî paylaşımı değil, gönül zenginliğini de içerir.

Ve daha da çarpıcısı: “Kimsenin evlâdına kötülük düşünmemelidir. Tâ ki, yapmak istedikleri kötülük, bir müddet sonra kendi başına gelmesin!” Bu uyarı, ilahi adaletin nasıl işlediğine dair derin bir farkındalık çağrısıdır.

Zira evlat terbiyesi, sadece bir sonraki nesli değil, insanın kendi kaderini de inşa eden bir süreçtir. Merhametle bakan, şefkatle yetiştiren; yalnızca bir çocuk değil, hayırla yazılmış bir kader büyütür.