Dünya

“10 Bin Füze Yetmez”: Çin’den Tayvan İçin Tarihi İşgal Hazırlığı

Çin, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana görülen en hızlı askeri yığınağını gerçekleştiriyor. Nükleer kapasitesini katlayarak büyüten Pekin, orduyu yeniden şekillendirip 2027’ye kadar Tayvan’a yönelik bir işgal planına hazır hâle gelmesini istiyor.

Abone Ol

Hindistan-Pasifik’te tansiyon yeniden yükseliyor. Çin yönetimi, tarihin en hızlı silahlanma sürecine girdiğini duyururken; kıtalararası balistik füzeler, hipersonik silahlar ve modern donanma unsurlarıyla gücünü küresel ölçekte sergiliyor. Devlet Başkanı Şi Cinping, ordudaki yolsuzlukları temizlemek için kapsamlı tasfiyeler yaparken, Halk Kurtuluş Ordusu’na “2027’ye kadar Tayvan işgaline hazır olma” talimatı veriyor.

Geçen ay Güney Kore’de ABD Başkanı Trump ile Şi Cinping’in samimi görüntülerine rağmen iki ülke arasındaki rekabet daha da sertleşti. Zirveden hemen önce Trump’ın ABD’nin nükleer testleri yeniden başlatacağını açıklaması, Çin’in nükleer kapasitesini hızla genişlettiği bir döneme denk geldi. Pekin, uzun yıllar gölgede tuttuğu nükleer programını artık “şeffaf güç gösterisi”ne dönüştürmüş durumda.

Son beş yılda Çin’in nükleer cephaneliği 300 başlıktan 600’e çıkarken, Pentagon bu sayının 2030’da 1.000’i aşacağını öngörüyor. CNN’in uydu görüntülerine dayanan raporları, 2020–2025 arasında füze tesislerinin yüzde 60’ından fazlasının genişletildiğini ve milyonlarca metrekarelik yeni askeri alanların inşa edildiğini ortaya koyuyor. Pekin’in bazı bölgelerde köyleri bile taşıyarak askeri alan açtığı belirtiliyor.

Çin’in modernizasyon hamlesi yalnızca nükleer gücüyle sınırlı değil. Tiananmen’deki son askeri geçitte insansız su altı araçları, lazer savunma sistemleri, hipersonik füzeler ve yeni nesil balistik sistemler açıkça sergilendi. Çin, böylece ilk kez tam “üçlü nükleer kapasiteye” (karadan, havadan ve denizden saldırı yeteneği) sahip olduğunu dünyaya ilan etti.

ABD’nin askeri bütçesi hâlâ Çin’in üç katı olsa da Pekin aradaki farkı hızla kapatıyor. Şi Cinping’in 2012’den itibaren başlattığı reformlarla kara kuvvetleri 300 bin asker azaltıldı, dev bütçeler modern silahlanmaya yönlendirildi, ordu yapısal olarak yeniden şekillendirildi.

Uzmanlara göre olası bir Tayvan senaryosunda Çin, ilk aşamada adanın limanlarını, hava üslerini ve ABD’nin destek verebileceği tüm noktaları yoğun füze saldırılarıyla devre dışı bırakmayı hedefleyebilir. Ancak Tayvan’ın yalnızca 14 plajının çıkarma için uygun olması ve bu noktaların ABD tarafından tahkim edilmesi, Pekin’in tam ölçekli bir işgalden çok abluka stratejisine yönelebileceğini düşündürüyor.

Askeri analistlerin ortak değerlendirmesi ise net: Çin’in hazırlığı yalnızca Tayvan’a değil, küresel güç dengelerine meydan okuyan uzun soluklu bir stratejiye işaret ediyor.