Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Faysal Dane, akciğer kanserinin erkeklerde en sık, kadınlarda ise meme ve kolorektal kanserlerinden sonra üçüncü sırada görüldüğünü belirtti. Dünyada her yıl 2 milyondan fazla, Türkiye’de ise yaklaşık 41 bin kişi bu hastalıkla karşı karşıya kalıyor.

Dane, akciğer kanserinden korunmanın en etkili yolunun sigara ve tütün ürünlerinin bırakılması olduğunu vurgulayarak, “Sigara ve tütün ürünlerinin bırakılmasıyla akciğer kanseri önlenebilmektedir. Ayrıca çevresel risk faktörlerini kontrol etmek ve sağlıklı bir yaşam sürdürmek riski azaltır.” dedi.

Erken Teşhis Hayat Kurtarıyor

Akciğer kanserinin genellikle erken dönemde belirti vermediğine dikkat çeken Prof. Dr. Dane, “En tipik belirti olan öksürük genellikle sigaraya bağlanıyor ve hastalık bu nedenle çoğu zaman ileri evrede teşhis ediliyor. Erken evrede yakalanan hastalarda sadece ameliyatla tam şifa sağlanabiliyor.” ifadelerini kullandı.

Dane, özellikle yoğun sigara içmiş veya içmekte olan 50 yaş üstü kişilere, her yıl düşük doz bilgisayarlı akciğer tomografisi yaptırmalarını önerdi. Bu sayede hastalık henüz belirti vermeden tespit edilebiliyor.

Bebek Pudrasında Skandal İddia: Kanser Riski Gündemde
Bebek Pudrasında Skandal İddia: Kanser Riski Gündemde
İçeriği Görüntüle

Kadınlarda Görülme Sıklığı Artıyor

Akciğer kanserinin erkeklerde kadınlara oranla 3 ila 3,5 kat daha fazla görüldüğünü söyleyen Dane, son yıllarda kadınlarda sigara kullanımının artmasıyla bu farkın giderek azaldığını belirtti.

Hastalığın yüzde 85’inin sigarayla ilişkili olduğunu ifade eden uzman, “Sigara dumanındaki kimyasallar akciğer hücrelerinin genetik yapısını bozarak kansere yol açıyor. Sigaranın bırakılması riski azaltır ancak hiçbir zaman hiç içmeyenler seviyesine düşmez. Bu yüzden en doğrusu sigaraya hiç başlamamaktır.” dedi.

Diğer Risk Faktörleri ve Belirtiler

Dane, hava kirliliği, radon gazı, asbest, genetik faktörler, pasif içicilik ve ev içi duman maruziyetinin de risk oluşturduğunu kaydetti.
Akciğer kanserinin ileri evrelerinde ise uzun süreli öksürük, kan tükürme, nefes darlığı, göğüs ağrısı, ses kısıklığı gibi belirtiler görülebiliyor.

Tedavide Çığır Açan Gelişmeler

Prof. Dr. Dane, tedavi sürecinde ameliyat, radyoterapi, kemoterapi, hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapinin kullanıldığını belirtti.
“Eskiden immünoterapi sadece ileri evrelerde etkiliyken, artık erken evrelerde de temel tedavi yöntemlerinden biri haline geldi.” diyen Dane, hastalığın genetik analizlerle kişiye özel tedavi planlarının belirlenebildiğini ve bu sayede yaşam sürelerinde ciddi artışlar sağlandığını ifade etti.

Prof. Dr. Dane, akciğer kanserine karşı en etkili korunma yöntemini şöyle özetledi:

“Sigara içmemek, riski azaltmak için atılacak en büyük adımdır. Ancak erken teşhis, hayat kurtarır.”