Eğitim sistemindeki en önemli meselelerden biri olan ölçme ve değerlendirme, genellikle sınavlar aracılığıyla gerçekleştirilir. Velilerden eğitimcilere, yöneticilerden politikacılara kadar herkesin en çok dert yandığı konu sınavlar olmasına rağmen, sınavlar eğitim sisteminin merkezinde yer alır.
Öğretmenler sınavlardan sıkça şikayet ederler, ancak aynı zamanda öğrencilerini sınavlara hazırlamak için çaba harcarlar. Veliler ve eğitim yöneticileri de sınav temelli bir eğitim sistemini eleştirirler, ancak başarıyı ölçmek için sınavları referans alırlar.
Eğitim sistemindeki sınav odaklı yapı, başarının sınavlarla ölçülmesi üzerine kurulmuştur. Eğer bir öğrenci sınavda başarılı değilse, diğer başarıları genellikle göz ardı edilir. Bu durum, öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimlerinin geri planda kalmasına neden olur.
Sınavlar, genellikle puanlandırma ve sınıflandırma üzerine kuruludur. Bu da eğitimde niteliğin nicelikten daha az önemli hale gelmesine yol açar. Sonuç olarak, öğrenciler ve veliler genellikle sınavlara odaklanır ve sınav başarısı üzerinden değerlendirme yaparlar.
Eğitim sisteminde sınav odaklı müfredatın değiştirilmesi gereklidir. Millî Eğitim Bakanlığı, çocukların sosyal ve duygusal gelişimlerini ölçebilen sistemler geliştirmelidir. Sınavların, eğitimin ölçme araçlarından ziyade eğitimin karadeliklerine dönüşmesini önlemek için adımlar atılmalıdır. Yahya Oğraş